ÖĞRETMEN EĞİTİMİN DİREĞİDİR

ÖĞRETMEN EĞİTİMİN DİREĞİDİR

Eğitim, bir toplumun geleceğini inşa etme sanatıdır. Eğitim, bir milletin gençliğini yetiştirme ve geleceğine yön verme işidir. "Ben muallim olarak gönderildim." hadisine mazhar olan kıymetli öğretmenlerimiz ise eğitimin temel direğidir. Eğitimin temeli öğretmen olduğuna göre, geleceğimizi önemsiyorsak öğretmenlerin yetişmesinden tutun da özlük haklarına kadar öğretmenlik mesleğini ve öğretmeni önemsemek gerekiyor. Bu alanda yol almak istiyorsak öğretmenlerimiz hak ettiği değere kavuşmalıdır.

Eğitim öğretimde sorunlar maalesef diz boyu. Bu sorunlar, bütün yükü öğretmene yüklemekle çözülmeyeceği gibi, sadece öğretmenin düzelmesiyle de çözülmeyecektir. Millî Eğitim Sistemini içinde bulunduğu çıkmazdan kurtarmak için; eğitimin yönü, yol haritası, müfredatlar, aile, bakanlık, öğretmenler vb. eğitim bileşenlerinin düzeltilmesi için kararlı ve doğru adımlar atılmalıdır. Bakanlığın hazırlayacağı Öğretmenlik Meslek Kanunu öğretmenin tepesinde olan bir kanun değil, yanında yer alan bir kanun olmalıdır.

Sağlam bir aile yapısı olmadan, ahlaklı bir toplum oluşturmadan, sağlam bir ekonomi kurmadan, gerek lise, gerekse eğitim fakültelerinden mesleğinin ehli öğretmenler yetiştirmeden bu sorun çözülemez. İçinde bulunduğumuz şu günlerde eğitimcilerimiz, Millî Eğitim yetkililerinin yanlış uygulamaları ve öğrenci merkezli bakışı nedeniyle veli ve öğrenci karşısında itibar kaybına uğramıştır. Eskiden olduğu gibi öğretmeni, öğrenci ve veli karşısında güçlü kılacak adımlar atılmalıdır.

Öğretmenlerimiz sınıfa girip, öğrenci karşısına çıktığında kafasında geçim derdi, alacak verecek, 3600 göstergesi vb. özlük hakları ile ilgili bir endişesi olmamalıdır. Hükümet, 24 Haziran seçimleri öncesinde 3600 gösterge ile ilgili memura verdiği sözü tutmalıdır. Kısacası, yoksulluk sınırının 7 bin TL'ye dayandığı günümüzde eğitimcilerimizin yaşanabilir bir maaşla hayatlarını idame etmeleri için gerekli adımlar atılmalıdır. Her yıl öğretmenler gününde bir maaş ikramiye verilmeli ve tüm havaalanındaki vipler sadece bir gün değil tüm yıl boyunca öğretmenlere açık olmalıdır.

Kadroya geçirilen sözleşmeli öğretmenlerin aile birliklerinin sağlanması için ivedilikle eş ve sağlık özrü tayin hakkı verilmelidir.

Öğretmene şiddet konusunda öğretmenlerin meslekleriyle ilgili her türlü saldırı darp ve cinayet meselelerde saldıranlar şiddetle cezalandırılmalı, bu konuda kanuni düzenlemeler acilen yapılmalı, özellikle veliler bu konuda bilinçlendirilerek şiddete dur denilmelidir.

Öğretmenler Günü münasebetiyle öğretmen olmanın şuurunu hissederek fedakârane görevlerini yapan tüm eğitim camiasının öğretmenler günü kutlar, yarınlarımızın güvencesi öğretmenlerimizin mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmelerini Allah'tan dilerim.

Hamdi SÜRÜCÜ

Google Plus'da Paylaş

Yorumlar